Sembolik etkileşimcilik, mikro derecede inceleme yapan ve bireye odaklanan bir sosyoloji kuramıdır. Her kuramda olduğu gibi farklı problemlere farklı bir perspektiften bakmaktadır. Bu yazımızda sosyoloji bölümüne yeni başlamış olan bireyler için ‘’Sembolik etkileşim kuramı’’ öz bir şekilde işlenmiştir. Ayrıntılar ise şu şekilde;
Başlıklar
Sembolik Etkileşimcilik
- Sembolik etkileşimcilik Amerikan sosyoloji ekolünün geliştirdiği bir kuramdır. Toplumsal eylem ve bireylerin eylemlere yükledikleri anlamları araştırma gayesindedir.
- Kuramın araştırma konusu bir amaç barındıran aktörler olarak karşımıza çıkmaktadır.
- Sembolik etkileşimcilik kuramı anlamlı sosyal eylemlerin kültürel kodları inşa ettiği üzerinde yoğunlaşmaktadır.
- Bu kurama göre, bireyin davranışının salt belirleyicisi yapılar değildir. Bireyin kısmi de olsa seçme özgürlüğü vardır.
- Sembolik etkileşimcilik kuramının öncüsü olan Mead benliği hem nesne hem özne olarak ele almaktadır.
- Bireyin benliğinin sunumunda bağlamsal değişiklikler olduğunu söylemektedir.
- Anlam yüklenmiş objeler konumunda bireyler ve nesneler incelenmektedir.
- Simgesel etkileşimcilik, bireylerin gelişimini ve bireylerin şeylere yüklediği anlamları sosyal bir süreç olarak ele almaktadır.
- Son olarak bu kuramın, birey-toplum tartışmalarında sentezci bir yaklaşım içerisinde olduğunu söyleyebilmekteyiz.
Sembolik Etkileşimciliğin Temsilcileri
Sembolik etkileşimciliğin temsilcileri olarak Chicago okulu düşünürlerini görmekteyiz. Teorinin öncüsü olan George Herbert Mead,
- Charles Horton Cooley
- Herbert Blumer
- Everett Hughes
- Hovvard S. Becker
- Blance Geer
- William Isaac Thomas
gibi isimleri sayabiliriz. Ayrıca Max Weber’in toplumsal eylem yaklaşımı ve eylem tiplerinin simgesel etkileşimcilik kuramının düşün altyapısını etkilediğini söylemek elzem olacaktır.
Sembolik Etkileşimciliğin Özellikleri
Sembolik etkileşimciliğin özellikleri içerisinde bireyin gerçekliğin üretilmesi kapsamında sosyal bir aktör oluşunun anlamları ürettiği düşüncesi vardır. Sembolik etkileşimcilik mikro ölçekte bir kuramdır.
Sembolik etkileşimcilik ve aileye bakışı , ‘duygusal doyum’ ve ‘aşk sembolü’ üzerinden evlilik ve boşanma kapsamında incelemektedir. Sembolik etkileşimcilere göre evliliğin boşanma yoluna gitmesi sembollerdeki anlamın değişmesinden kaynaklanmaktadır. Eşlerin evlilik anlayışı sembolik etkileşimcilere göre evliliği anlamlandırmak adına etkili olan bir diğer faktördür.
Blumer Ve Sembolik Etkileşimcilik
Herbert Blumer , Mead’in sembolik etkileşimcilik teorisini devam ettirerek teoriye ismini kazandıran kişi olmuştur. Teoriyi üç ilke ile açıklamaktadır.
1- Bireyler bir şeye verdikleri anlam-anlamlar etrafında devinim sağlarlar.
2- Anlam yüklemenin sosyal etkileşimler sonucu gerçekleşmesidir. Bu anlamlar herkes için farklı olacaktır. Örneğin , aynı durumun herkes tarafından aynı şekilde anlaşılmaması gibi.
3-Anlamların kalıcı olup olmaması günlük yaşamın seyrine göre değişmektedir.
Blumer dil ve jestlerin en önemli iki sembol olduğunu söylemektedir. Sembolik etkileşimciliğin önemli temsilcilerinden olan Blumer, etkileşimin dil ve semboller aracılığıyla gerçekleştiğini açıklamaktadır. Dil hem bireyin deneyimsel sürecini anlatır hem de toplumdaki kurallar bütününe atıf yapar. Blumer aktörler arasındaki sosyal etkileşimi ‘benlik ve toplum’ olarak ele almaktadır. Benlik ve toplum yaklaşımı nezdinde insanlar birbirleri ile etkileşim içindedir ve toplum etkileşimden oluşan insanları içermektedir. Zihin işlevsel ve irade sahibi olan bireyin çıkarlarına hizmet etmektedir. Blumer bu kapsamda zihnin teolojik bir varlık olduğunu söylemektedir. Ona göre benlik toplumsal bir kurgudur. Bireyin doğduğu an benlik sahibi olmadığını öteki ile girdiği ilişkiler sonucu benliğin oluştuğunu söylemektedir. Toplumu da aynı şekilde toplumsal etkileşimler sonucunda oluşan sembolik bir kurgu olarak açıklamaktadır. Sempatetik içe bakışın bu manada sembolik etkileşimci sorgulamalar adına kaçınılmaz olduğunu vurgulamaktadır.
Kaynakça:
Şenol, D. (2020). Sembolik Etkileşim. Net Kitaplık Yayıncılık.
Morva, O. (2017). Chicago Sosyoloji Okulu’nun Etnografik Mirasını Yeniden Okumak: Dijital Etnografi Çağında Sembolik Etkileşimcilik. Moment Dergi, 4(1), 135-154.
Erdem, S. (2020). YAPISAL SEMBOLİK ETKİLEŞİMCİLİK VE KİMLİK TEORİSİ. Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi, 12(1), 50-65.
Özalp, A. (2017). Sembolik Etkileşimciliğin Tarihine Bir Bakış: Cooley ve Din Örneği. TURAN-SAM, 9(36), 608-614.
DOĞAN, B., & Seher, O. R. A. L. TOPLUMSAL GERÇEKLİĞİN İNŞASINDA ETNOMETODOLOJİ VE SEMBOLİK ETKİLEŞİMCİLİK KURAMLARININ ETKİSİNİ KAVRAMAK. HAFIZA, 2(1), 39-50.
Teşekkür ederim
Merhaba,
Cok doyurucu ve ozet bir bilgi, bana inanilmaz faydali oldu.