Çocuk İşçi Olmak

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler de, çocuk işçiliği günümüz dünyasında tüm ülkelerin en büyük sorunlarından biridir. Çocuk İşçi Nedir ? Çocuk İşçiliğinin Nedenleri? Çocuk Üzerindeki Etkileri Nelerdir? Çalışma bu sorular çerçevesinde ele alınmıştır. İyi okumalar...

Çocuk İşçi Olmak
0

Çocuk Nedir?

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 1. maddesine göre 18 yaşının altındaki her birey çocuktur. Çocuk kavramının tanımlanmasında ülkelerin gelişmişlik düzeyleri etkili olduğu gibi, çocukluk döneminin hangi yaşlarda başladığı ve hangi yaşlarda sona erdiği toplumdan topluma farklılık gösterebilmektedir. Örneğin; Bir toplumda içerisinde bulunduğu yaş dönemi itibariyle çocuk kabul edilen bir birey, bir başka toplumda yetişkin olarak kabul edilebilir. Bazı toplumlar da gelişen bir insan yavrusu veya olgunlaşmamış küçük vatandaş olarak tanımlanmaktadır ya da sosyal ve ekonomik bir sorumluluğu üzerine alacak düzeye gelmemiş ve ailesine bağımlı olarak yaşayan kişidir. Farklı bir tanımda ise çocuk, doğumdan başlayarak ergenliğe kadar ki dönemde bulunan kişidir.

Çocuk İşçi Nedir?

Küçük yaşlarda çocukların işgücü piyasasına girmeleri anlamına gelen ‘’çocuk işçi’’ çalıştırılması sosyal bir problem olarak güncelliğini korumaktadır. Çocukların bir meslek öğrenmek veya gelir elde etmek amacıyla iş hayatı içinde yer almaları çocukların zihinsel ve fiziksel gelişimlerini olumsuz etkilemektedir. Çocuk işçiliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde görülmektedir. Gelişmiş ülkelerdeki çocukların çalışma şartları, gelişmekte olan ülkelere göre daha iyi durumdadır. Gelişmiş ülkelerde eğitime önem verilmesi nedeniyle çocuk işçilik geç yaşta başlarken, gelişmekte olan ülkelerde çocuk işçilik yaşı düşmektedir. Çocuk işçiliği, oldukça yaygın olan bir kavramdır. Hayatını kazanmak ve aile bütçesine katkı sağlamak için çalışma hayatına 18 yaşın altında dahil olan kişiler çocuk işçi olarak kabul edilmektedir. Çocuklar her toplum da “toplumun geleceği” olarak görülse de çalışma çocuğun bedensel, ruhsal, duygusal ve sosyal gelişimini engeller.  Çalışmak zorunda bırakılma günümüzde çok sayıda çocuğun maruz kaldığı sorunlardan biridir.

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Bildirisi’nin 9. maddesine göre; çocuklar her türlü istismar ve sömürüye karşı korunmalı, ticaret konusu olmamalıdır. Çocuk uygun bir asgari yaştan önce çalıştırılmayacak, sağlığını ve eğitimini tehlikeye katacak fiziksel ve zihinsel gelişmesini engelleyecek bir işe girmeye zorlanmayacak ve izin verilmeyecektir.

ÇOCUK İŞÇİLİĞİNİN NEDENLERİ : Çocuk işçiliğine neden olan faktörlerin hepsi birbiri ile yakından ilişkilidir. Çocuk işçiliğinin temel nedenleri; yoksulluk, göç, sosyal normlar gibi durumlar neden olabilir.

1-) Yoksulluk

Yapılan araştırmalar, çocuk işçiliğinin temel nedeninin yoksulluk olduğunu göstermektedir. Yoksulluk; temel ihtiyaçları karşılayacak düzeyde bir maddi güce sahip olmamayı ifade eden bir kavramdır. Ailenin yeterli veya düzenli bir gelirinin olmaması, aile bireylerinin eğitim ve iş durumu nedeniyle ailelerin çocuklarını çalıştırmalarına yol açmaktadır. Yoksul ailelerde çocuğun çalışması aile bütçesine katkı olarak kabul edilmektedir. Ancak bu durum çocuğun eğitiminden mahrum kalması ve iş hayatında karşılaşabileceği olumsuzluklar düşünülmemektedir. Ailelerin yeterli gelire sahip olmamaları, ekonomik zorluklar, çocuklarını okuldan alınarak iş hayatına girmelerine yol açmaktadır. Türkiye açısından bakıldığında yoksulluğu artıran en önemli neden hızlı nüfus artışıdır. Türkiye’de nüfus artış hızının yüksek olması; kırsal işsizliği, göçleri, kentsel işsizliği ve plansız kentleşmeyi beraberinde getirmekte, gelir dağılımında adaletsizliklerin artmasına neden olmakta ve aile gelirinde düşüş yaşanmasına, tüm aile bireylerinin çalışmasını zorunlu kılması adına çocuk işçiliğine neden olmaktadır.

2-) Sosyal Normlar

Toplumda var olan gelenekler içinde sürdürülen bir düşüncelerde, çocuk işçiliğine neden olmaktadır. Bu düşünce; Çocukların mutlaka küçük yaşta bir mesleğe sahip olmaları gerektiğidir. Erken yaşta sorumluluk almayan ve serbest bırakılan kişilerin ilerleyen zamanlar da aile geçimini sağlamada faydasız olacağına inanılır. Geleneksel toplumlarda çocuklar için hoş görülen ve hoş görülmeyen davranışlar vardır. Örneğin; anne babaya işlerinde yardımcı olmak, güzel ahlaklı bir kişi kabul edilir. Bunun tersi olarak anne baba bir işle uğraşıyorken onlara yardımcı olmamak hoş karşılanmayan bir davranıştır. Bu tarz bakış açılarının değiştirilmesi çocuk işçiliğini önlemede büyük önem taşımaktadır. Türkiye’de köy ve kent bölgelerini karşılaştırıldığında çocuk yetiştirme konusunda bölgeler arası farklılıklar vardır. Kentte yaşayan geliri düşük aileler, çocuklarını bir esnafın yanına vererek aileye gelir sağlamasını veya bir meslek öğrenmesini istemektedir. Köylerde ise çocuklar genelde babalarının işlerine yardım etmekte veya yevmiyeli olarak başkasının tarlasında çalışmaktadır.

thumbnail
Önerilen Yazı
Köy ve Kent Ayrışması

3-) Göç

Kırsal kesimden, sanayileşmiş kentlere doğru yaşanan göç, çocuk işçiliğine etki eden nedenlerden biridir. Kırsal alanlardan kentsel alanlara göç eden ailelerin büyük kentler de yetersiz işgücü konumunda olmaları nedeniyle işsizlik sorunu yaşamaları, aile gelirinin azalması, sınıflar arası ekonomik sosyal eşitsizliğin büyümesine ve çocukların çalışmak zorunda bırakılmasına neden olmaktadır.

4-) Devletten Kaynaklanan Nedenler

Türkiye’yi ele aldığımızda, 6-14 yaş arası çocukların ilköğretim eğitimine zorunlu tutulduğunu görürüz. Devlet okullarının parasız olduğu söylenir. Ancak kayıt, hizmetli, kitap, fotokopi başlığı altında bir sürü masraf bulunur. Bütün bunlar asgari maaşla çalışan bir işçi veya çiftçi için ağır bir masraftır. Bu nedenle bu ailelerde dünyaya gelen çocuklar ağır işlerde çalışıp eğitim yılı içindeki masraflarını kendileri çıkarmak zorunda kalmaktadır. Belki de parlak bir gelecek vadeden bu çocuklar, ekonomik koşullar nedeniyle çalışmak zorunda kalıp, eğitim yaşamını faydalı sürdürememektedir.

 5-) Aile İçi Olumsuzluklar

Anne babadan birinin veya ikisinin ölümü aile bireylerini zor duruma düşürebilir. Baba öldüğünde babanın yerine getirdiği sorumlulukları en büyük erkek çocuk, anne öldüğünde ise onun yerine getirdiği sorumluluğu en büyük kız çocuk üstlenir. Ailenin geçimini sağlayan bireyin bir anda işsiz kalması veya iflas etmesi yine çocuk işçiliğine neden olur.

6-) İşverenlerin Çocuk İşgücü Talebi

Küçük işyerlerinin kayıt dışı çalışan çocuk işgücüne olan talepleri çocuk işçiliğinin bir nedenidir. Küreselleşen dünyada çocuk işgücü en az maliyetle en yüksek karı elde etmek isteyen küçük işyerleri için önemli bir faktördür.

Çocuk İşçiliğinin Çocuk Üzerindeki Etkileri

Çocukluk döneminde fiziksel, zihinsel, ruhsal ve sosyal gelişim tamamlanmadığından çalışma hayatındaki faktörler, çocuk üzerinde olumsuz etkiler bırakabilmektedir. Yapılan çalışmalar da, çalışan çocukların bedensel gelişimlerinin çalışmayan çocuklara göre geri kaldığını ve çalışan çocukların bedenlerinde, aşırı yüklenmeler sonucu deformasyonların meydana geldiği görülmektedir. Çabuk yorulma, zorlanmalar karşısında kemiklerde kırılmalar, kas ezilmeleri, düşme çok sık karşılaşılan fiziksel tehlikelerdir.

Çocuk işçiliğinin sonuçları arasında çocuğun temel haklarını kullanmasını da engellemektedir. Çocukların zorunlu olan sekiz yıllık ilköğretim eğitimine devam etmesi gerekirken devam etmesini engelleyecek şekilde çalıştırılması örnek olarak verilebilir. Kaldıramayacağı sorumluluklar yüklenen çocuklar, kötü alışkanlıklara bulaşabilir hatta madde bağımlısı olup ailesinden ve toplumdan uzaklaşabilir. Bugün Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri olan sokakta yaşayan çocuklarla, çocuk işçiliği arasında gözden kaçılmaması gereken önemli bir bağlantı vardır. Çocuk işçiliğine maruz kalan çocuklar zararı olmasa bile en azından akademik eğitiminde yaşıtlarından geri kalacak ve statü olarak altta kalacaklardır.

Çocuk işçiliği burada sayamayacağım kadar çocuklara her açıdan zarar vermektedir. Sonuç olarak, çocuğun çalışması fiziksel, sosyal, psikolojik ve zihinsel gelişiminin bozduğunu, bu durumun ise çocuğun her açıdan sağlıklı bir yetişkin olma ihtimalini riske attığını görebiliriz.

 

YARARLANILAN KAYNAKLAR

-Levent ŞAHİN, Geçmişten Günümüze Çocuk İşçiliği, Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi. II, 2012, s. 103-118

-T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, ÇOCUK İŞÇİLİĞİ VE EĞİTİM,

-Muhtar AĞCABAY, Türkiye’de Çocuk İşçiliği, İnsan Hakları Eğitimi, 2012

-Salih BARIŞIK, TÜRKİYE’DE ÇOCUK İŞÇİLİĞİ VE EKONOMİK ETKİLERİ, C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 2016

thumbnail
Önerilen Yazı
Kültür Endüstrisi

Dicle Üniversitesi Sosyoloji Lisans Öğrencisi

Yazarın Profili

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir