Anaerkil kavramı için iki farklı tanımlama yapılabilir. Bunlardan ilki ailenin soyunun anne tarafından ilerletilmesidir. İkincisi ise ailede ve toplumda kadınların egemen güç olduğu sisteme verilen addır. Anaerkil toplumsal düzenin yüksek değerleri olan “kadınlık” ve onun verimliliği ile ilişkili olan “doğa” da, ataerkil sisteme geçişte, önce inanç alanı ile toplumsal belleğin, sonra da yasalar yoluyla doğrudan iktidarın hedefi haline gelmiştir. Bu köleci sistemde, sadece doğa ve kadın değil, gittikçe sınıflı hale gelen bir toplum yapısının gereği olarak, erkek de erkeğin kölesi haline gelmiştir (Erdem ve Sayılgan, 2012).
Başlıklar
Anaerkil Toplum Nedir?
Anaerkil toplum, toplumun genelinde soyu kadınların devam ettirdiği aynı zamanda toplumu yönetenlerin kadınlar olduğu, kadınların baskın güç olduğu toplumlardır. Henüz özel mülkiyet kavramı gelişmediği, kadın ve erkeğin topluluğun yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamada ürettikleri ürün, üretme biçimleri ve ilişkilerinde de hiyerarşik bir yapılanmanın olmadığı dönemin ürünü olan anaerkil toplum düzeni, kadın ve erkeğin ortaklaşa yaşam biçimi ile oluşturduğu ilkel komünal toplum yapısı içinde, doğal olarak biçimlenmiştir (Erdem ve Sayılgan, 2012). Bu tür toplumlar M.Ö. 3000 yılının öncesinde görülmekteydi. Yerleşik yaşama geçişle birlikte zamanla yok olmaya başlasalar da günümüzde bazı kabile ve bölgelerde hala rastlamak mümkündür.
Anasoydanlık Nedir?
Anasoydanlık, soyun anne tarafından devam ettirilmesidir. Burada sorumlu olan kişi dayıdır. Dayı, kız kardeşinin çocuklarına bakmakla ve evin geçimini sağlamakla yükümlüdür. Çekirdek aile olarak tanımlanan aile yapısındaki bağlar güçsüzdür. Karı-koca ilişkileri zayıftır ve babalık kavramı yoktur. Miras dayıdan yeğene geçer. Kuzeydoğu Arizona’da yaşayan Hopi yerlileri, anasoydanlığı yaşatan toplumlardan biridir.
Anaerkil Aile Ne Demek?
Anaerkil aile, mirasın anneden kız çocuğuna geçtiği, boşanma durumunda erkeğin evi terk etmek zorunda kaldığı aile tipidir. Güç ve otoritenin anne tarafından kullanıldığı bir aile sistemidir. Engels gibi bazı yazarlar, avcı ve toplayıcı toplumların kadınlar tarafından yönetilmiş olabileceklerini iddia etmişlerdir. Ancak yerleşik tarıma geçişle birlikte toprağın ve malların özel mülkiyet hâline gelmesinden sonra ataerkil sistem yükselmiştir. Kadınlar anaerkil sistemdeki otoritelerini kaybetmişlerdir. Evrimci kuramlar içinde yer alan bu iddialar, feministler açısından çekici olsa da günümüzde ne arkeolojik ne de antropolojik açıdan desteklenmektedir (Marshall,2020, s 22).
Anaerkil Toplumlar Var mı?
Anaerkil toplumların olup olmadığı tartışılan bir konudur. Milattan önceki çağlarda kadınların toplayıcılık yapması, çocuk doğurması gibi özelliklerinden dolayı onların ön plana çıkarıldığı düşüncesi vardır. Aile olgusunun güçlü olmaması, göçebe yaşam tarzı gibi durumlardan dolayı anaerkil bir yapının olduğu düşünülmektedir. Kimi bilim insanları anaerkil toplulukların varlığını kabul ederken kimisi güçlü kanıtlar olmadığından dolayı reddetmektedir. Toplumun geneline yayılmamış olsa da günümüzde bazı kabileler anaerkil özelliklere sahiptir.
Tarihteki ve Günümüzdeki Anaerkil Toplumlar
• Girit Uygarlığı: Eski bir Yunan uygarlığı olan Girit uygarlığında kadınlar son derece özgürdü ve kadın tanrıçalara tapılırdı. Tüm sorumluluk kadınlardadır.
• Sümerler: İlk medeniyet ve ilk toplum olarak görülen Sümerler başlangıçta anaerkil bir yapıya sahipti. Büyük Tufan olarak adlandırılan olaydan sonra anaerkilliğin yerini ataerkillik almıştır.
• Minangkabau: Günümüzde yaşan en büyük anaerkil toplumdur. Endonezya’nın Batı Sumatra bölgesinde yaşamlarını sürdürmektedirler. Anaerkilliğin bütün özelliklerini bu toplumda görmek mümkünüdür.
• Mosuo: Çin’de yaşam sürmekte olan Mosuo topluluğunda liderler kadınlardır. Çocuklar anneleriyle yaşamaktadır. Modern bir topluluk olan Mosuo topluluğunda kişilerin şehir merkezine taşınmasına, yabancı biriyle evlenmesine izin verilir.
Anaerkil ve Ataerkil Farkları Nelerdir?
Patriarki, esasen bir hane içinde aile reisinin (master) tebası (karısı, çocukları, hizmetkârları) üzerindeki şahsi iktidarını ifade etmektedir. Patriyarkın otoritesine temel teşkil eden ise, akrabalık başta olmak üzere, yakınlık ilişkileri ve bu ilişkilerin Tanrıya gösterileni andırır şekilde aile reisine gösterilen evladi saygıdır. Patriyarkal kültürde hiyerarşik şekilde oluşmuş kişiler arası bir bağımlılık ilişkisi hâkimdir: Kadınlar fiziksel ve entelektüel güçsüzlükleri yüzünden erkeklere, çocuklar acizliklerinden dolayı büyüklere, hizmetkârlar yoksun ve yoksul oldukları için efendilerine bağımlıdırlar. Ama en üstte, herkesin tabi olduğu aile reisi (baba- devlet) vardır… Onun otoritesini pekiştiren ise, patriyarkın hane halkının ihtiyaçlarını tatmin etme ve onları dıştan gelen tehditlere karşı koruma kapasitesidir. (Sarıbay, 2000, s.76). Anaerkil ve ataerkil farklarına gelirsek kadın daha güçsüz bir konumdadır. Karı-koca ilişkileri kuvvetlenmiş çekirdek aile yapısı ortaya çıkmaya başlamıştır. Miras babadan çocuklara geçmektedir. Egemen güç haline gelen erkek toplumdaki her alanda ön plana çıkmaya başlamış ve kendine özgü ayrıcalıklar kazanmıştır.
Eski Türkler Anaerkil miydi?
Eski Türklerin anaerkil olup olmadıkları muğlaktır. Anaerkil oluğunu iddia eden bilim insanları bulunmaktadır. Eski Türklerin anneye dayalı bir soy izleyip izlemedikleri bilinmese de kadına değer verdikleri ve üstte tuttukları bilinmektedir. Dönemin diğer toplumlarına göre eski Türk toplumunda kadınların daha çok hakkı vardı. Kadın savaşçılar, avcılarla sıklıkla karşılaşılmaktaydı. Ülkenin yönetiminde hükümdar kadar hükümdarın eşi de söz sahibiydi. Eğer Hükümdar savaşmaya gittiyse kararları Hatun almaktaydı. Anaerkillik durumu belirsiz olsa da eski Türk toplumda kadının üstte konumlandırıldığı ve toplumda birçok işi yaptığı, sorumluluk aldığı bilinmektedir.
Anaerkil Aile Yapısı Nerelerde Görülür?
Anaerkil aile yapısı, günümüzde daha çok küçük kabilelerde görülmektedir. Ayrıca erkek nüfusun az olduğu popülasyonlarda da anaerkillikle karşılaşmak mümkündür. Savaş durumunda olan toplumlar, göçebe toplumlar da görülebilir. Geçmişlerinden beri anaerkil sistemle yaşayan toplumlar bulunmaktadır. Buralarda erkeklere kendi evlerinde misafir gözüyle bakılmaktadır. Ailede ve toplumda sözü geçen kişiler kadınlardır.
Anaerkil Toplum Yapısı Nedir?
Anaerkil toplum yapısının başında anne bulunur. Soy anne tarafından ilerler. Erkekler genellikle soyun devamı için görev almaktadır. Erkekler kendi evlerinde değil anneleriyle yaşamaktadırlar. Miras anneden kız çocuklarına geçmektedir. Kadınlar toplumda daha yüce olarak görülür ve toplumda daha çok söz sahibidirler. Toplumdaki çoğu işi kadınlar yapmakladır. Sorumlulukların çoğu yine kadınlara aittir. Günümüzde nadir karşılaşılan aile yapılarından birdir.
Kaynakça
- Erdem, B. K., & Sayılgan, Ö. B. (2011). Ataerkil ve Anaerkil Toplumun Tarihsel Savaşımının” Avatar” Filmi Bağlamında İncelenmesi. İstanbul Arel Üniversitesi İletişim Çalışmaları Dergisi, 1(1), 111-132.
- Marshall, Gordon. Sosyoloji Sözlüğü. ed. Gordon Marshall vd. Ankara: Bilim ve Sanat Yayınları, 2020.
- Sarıbay, A. Y. (2000). Kamusal Alan ve Diyalojik Demokrasi. Kamusal Alan-Diyalojik Demokrasi Sivil İtiraz, Alfa Yayınları, 1-17.
- https://www.bbc.com/travel/article/20160916-worlds-largest-matrilineal-society
- https://www.nationalgeographic.com/photography/article/portraits-of-chinese-Mosuo-matriarchs
Güzel yazıdır lakin bir az arkeoloji verilere başvurmak gerekir. Yine de tebrikler. başarlar dilerim.