Göç Sistemleri Kuramı, İki veya daha fazla ülkenin, karşılıklı olarak göçmen değişimi üzerinden kurdukları sisteme dayanan, ekonomik ve politik temelli bir kuramdır. Yakın mesafe veya uzak mesafe olabilirler (ABD Meksika veya Fransa Fas gibi.) Bu ilişkiler kolonyal döneme kadar dayanabilir. Yani iki ülkenin etkileşim içinde olması gerekir. Ayrıca etkileşim içinde olan ülkeler arasında makro veya mikro düzeyde değişimler meydana gelebilir.G
Faist’e göre göç sistemleri kuramının üç ana niteliği bulunmaktadır.
Göç sistemleri kuramı, göç sistemlerindeki süreçler üzerine yoğunlaşır. Göç hareketi tek seferlik bir hareket değildir. Bir kez başlarsa, bir sürece dönüşerek, sürekli kendini yenileyerek devam edecektir.
Göç sistemleri kuramları insanlardan ziyade ülkeler arasındaki bağlar ve bağlantıların varlığı üzerine kurulmuştur. Bir göç sistemi birbirine insan akışı ve karşı-insan akışlarıyla bağlı iki ya da daha fazla ulus-devlet içerir. Bu bağlar genellikle göç, akınlara başlamadan önce kurulmuştur. Tersine göçlerle zaman içinde anayurt tekrardan göç alan bir ülkeye dönüşebilir.
Göç sistemi kuramcıları toplumsal ağ kuramını güçlü bir şekilde uygulamışlardır. Göç sürecine katılan bireyler, ulus devletler arasındaki ekonomik eşitsizlik ve göç alan ülkelerin kabul etme politikaları, hane halkları, ailelerin kalış ve gidiş alternatifleri gibi engelleri aşmak için stratejiler geliştirirler. Bu engellerin aşılmasında en önemli faktör, ulus aşırı toplumsal ağlardır.
Faist’e göre devletlerarası göçte ve sosyal alanlarda göçmenler ve göçmenlerin kurdukları ağlar, örgütler, topluluklar içindeki bağları kurucu bir rol oynar. Devletaşırı topluluklar, hemşehrilik ağları, etnik yurtdışı toplulukları, dini topluluklar ve diaspora toplulukları göç veren ve göç alan ülkelerin yapısal düzen ve istikrarına yönelik bazı sorunları da gündeme getirmektedir.