Erving Goffman için sahne önü; kişinin, performansını izleyenlere içinde bulunduğu durumu tanımlamak için performansını ortaya koyduğu alandır. Benliğin sunumunu açıklamak için kullandığı temel kavramdır. Sahne önü insanların sosyal bir ortamda olduğu zamandır. Seyirci sahne önünü bilir, sahne arkası seyirciye sergilenmez. İnsanlar sosyal ortamlarda yalnız oldukları zamandan farklı davranırlar.1
Sahne arkası ise; benliğin idealleşmiş görüntüsünü devam ettirmediğimiz rahat olduğumuz alandır. Seyircinin şahit olmadığı bir alandır. Hayatımızdaki özel alanımızdır. Sahne arkasını sadece yakınlarımız görür, hiç kimsenin görmediği sahne arkası da vardır. Ünlüler sosyal medyada sahne arkasını insanlarla paylaşıyormuş gibi görünse de aslında sahne arkasında ön bölgeye geçiş yapıyorlar.
Sahne önü ve sahne arkası kavramlarını yaşanmış bir olay üzerinden değerlendireceğim. Öncelikle kenevirden bahsedeceğim. “Her uyuşturucu gibi kenevir dumanını çekmek de sağlığa zararlıdır. Kenevirin dumanı aslında tütünün dumanından daha yoğun karsinojenik polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAHs) içerir. Sigara içenlere kıyasla kenevir içenler, dumanı daha uzun süre içlerine çektikleri için kenevir içenlerin ciğerleri, sigara içenlerin ciğerlerinden 4 kat daha fazla katranla dolar.”2 “Bu nedenle izinsiz kenevir yetiştirmek yasaktır. Kenevir yetiştiriciliği yapmak isteyen çiftçiler, yetiştirme amacını belirterek izin alır ve kontrol altında yetiştirir. İzinsiz kenevir yetiştirilirse; amaç ne olursa olsun, 2313 sayılı Kanun hükümlerine göre imha edilir ve konu adli mercilere intikal ettirilir.”3
Köyde yasalarla belirtilmiş işlerini yürütmek üzere köy halkı tarafından seçilen muhtarın kardeşi, kanunlara aykırı davranış sergileyerek mısırların arasında kenevir yetiştirmesi üzerine köy halkı şikâyette bulunur. Köyde izinsiz kenevir yetiştirme ihbarı üzerine köye gelecek olan jandarma ekibi köy muhtarına haber verir. Muhtar bu haberi alır almaz kardeşini arar. Yakın akrabalarıyla birlikte alelacele ne kadar kenevir varsa hepsini toplarlar fakat kenevir köklerinden bir tanesi mısırın kenarında gözden kaçar ve tarlada kalır. Jandarma uzun incelemeler sonucunda kalan son kenevir kökünü bulur. Muhtara ve kenevir yetiştiriciliği yapan kardeşine para cezası ve hapis cezası verilir.
Bu olayda sahne önünde; jandarmanın köye girerken haber vermek zorunda olduğu muhtar, muhtarlık rolünü gerçekleştiriyor. Jandarmayla iş birliği yaparak performansını sergiliyor. Sahne arkasında hayat çok farklı! Muhtar, takımından olan kardeşine abilik rolü yaparak, iyiliği için yardım ettiğini sanarak yalan söylüyor ve rol mesafesi gerçekleşiyor. Muhtar seçimlerde ego kimliğiyle benliğini köy halkına gösteriyor ama verdiği vaatlerle yayılan izlenim farklı olduğu için köy halkı tarafından toplumsal kimliğine zarar geliyor; yasa dışı iş yaparak “işini doğru düzgün yapmıyor” damgası yiyor.
Kaynakça:
1 Kenneth Allan, 2020:92