Solipsizm, köken olarak latince ‘solus’ ve ‘ipse’ kelimelerinin birleşiminden türemekle, ‘solus’ tek, ‘ipse’ ise ben anlamına gelmektedir. Türkçede ise ‘tekbencilik’ olarak kullanılmıştır.
Solipsizm, insanın kendi zihni ve varlığından başka bir şeyi bilemeyeceği anlamına gelmektedir (Oxford Dictionaries 2014). Yani, kişinin kendi zihni ve bedeni haricinde hiçbir şeyin var olamayacağı, yalnızca var olanın, kişinin kendisi ve zihni olduğunu ifade eden bir felsefe disiplinidir. Bu anlayışa göre zihnimizde yer almayan hiçbir şey var olamaz, etrafta var olan her şey, ancak bilincin bir ürünü olarak var olmaktadır.
Solipsizm teorisi, kişinin kendi deneyimlerinden, durumlarından ve edimlerinden başka hiçbir şeyin bilincinde olmayacağını savunur. Felsefik açıdan baktığımızda felsefede solipsizm, ‘ben felsefesi’ olarak da bilinir. Varlığı ‘ben’in tasarımları olarak ifade eden felsefi bir görüş olarak ortaya çıkmaktadır.
Başlıklar
Solipsizmin Kurucusu Kimdir?
Solipsizmin kökü Yunan sofist Gorgias’a dayanmaktadır. Gorgias, hiç bir şeyin var olamayacağını var olsa bile onun hakkında bilgi edinilemeyeceğini savunur (Craig, 1998: 329). Gorgias ve sofistlerin ortaya koyduğu fikirler, solipsizmin kökeninin oluşmasına vesile olmuştur. Bu sebeple, solipsizmin tarihsel kökenini Gorgias’a kadar dayandırmak yerinde olacaktır.
Solipsizmin Temsilcileri Kimlerdir?
Solipsizmin önde gelen temsilcileri ve savunucuları René Descartes ve George Berkeley’dir.
- Descartes’in yöntemsel kuşkuculuğundaki ‘ben’ kavramı solipsizm olarak algılanmaktadır. Descartes, solipsizm görüşünden Tanrı’nın varlığından bahsederek kurtulmaya çabalar. Tanrı mükemmeldir, bu yüzden aldatıcı olamaz. Descartes göre, var olmak mükemmelliğin temel bir öğesidir. Tanrı’nın var olduğu fikrini biz kendimiz elde etmemişizdir, ona göre bu fikir bizzat Tanrı’nın kendisi tarafından bizim zihnimize yerleştirilmiştir. Bu sebepten dolayı da Tanrı’nın var olması gerekir.
- Berkeley, duyu ve deneyimlerle elde edilen verilerin bilgiye ve varlığa konu olabileceğini savunurken bilgi ve varlığın nihai olarak idelere ve bu ideleri de onu algılayan zihne, ‘ben’e dayandırır (Hünler, 2003: 76).
Solipsizmi Eleştirenler Kimlerdir?
Solipsizme eleştirel bir bakış açısı sunan önemli isimler sırası ile George Edward Moore’un ve Hilary Putnam’dır.
- Moore, doğru olan düşünce algıladığımız her şeyin var olduğudur, ancak bunlar bizim algılarımız dışında da ayrıca varoluşlarını sürdürürler. Moore bu iddiasını şu şekilde örneklendirir; Sağ elini havaya kaldırır ve söyler: ‘1) İşte bir el.’ Sonra sol elini havaya kaldırır ve söyler: ‘2) İşte bir diğeri.’ Sonra sonuca varır: ‘3) Şu anda karşımda iki tane el var.’ (Moore, 1940: 274). Sonuç, uzayda yer kaplayan objelerin varlığı ile ilgilidir. O hâlde Moore buradan yola çıkarak üçüncü ifadenin ‘4) Fiziksel objeler vardır.’ önermesini gerektirdiğini ifade eder. Bu yüzden ‘5) Dış dünya vardır’. Ona göre solipsizmin argümanlarının ortadan kaldırılması görüldüğü üzere basit bir örnekle mümkündür.
- Solipsizme karşı diğer argüman ise Putnam’ındır. Putnam, ‘kavanozdaki beyin’ deneyi ile dış dünyanın mümkün olduğunu kanıtlamaya çalışır. Deneyde Putnam, kendimizin kötü bilim adamları tarafından ameliyat edildiği ve bu ameliyat ile birlikte beynimizin alınarak beynin yaşaması için gerekli sıvıların bulunduğu bir kavanoza konulduğunu hayal etmemizi ister. Kavanozdaki beynin sinir uçları çok gelişmiş bilgisayarlara bağlıdır. Bu bilgisayarlar yanılsama olan her şeyin mükemmel derecede normal olduğunu ve bu yanılsamaların beynin gerçek bir şekilde algılamasına yardım ettiğini söylemektedir. Yani insanlar, objeler, kısaca insanın dış dünyada deneyimleyebileceği her şeyin gerçekten o kişinin deneyimlediğini hissettirecek kapasiteye sahiplerdir. Putnama göre tek bir ‘ben’den bahsetmek mümkün olmayacaktır. Bu da solipsizmin ortaya koymuş olduğu görüşlerin felsefi zeminini ortadan kaldırmaktadır.
Solipsist Ne Demek? Solipsistler Neyi Savunur?
Solipsist, bütün zihinsel fenomenlerin zihin içinde olduğunu savunan kişilerdir. Solipsistlere göre kendi zihni dışında başka düşüncelerin, deneyimlerin ve duyguların olabileceği inancı anlamsızdır. Solipsistler, var olan her şeyin zihnimize ait olduğunu ve zihnimiz dışındaki hiçbir şeyin varlığından ve bilgisinden bahsedilemeyeceğini savunur.
Solipsizmin Türleri Nelerdir?
Solipsizmi üç başlık altında çeşitlendirmek mümkündür.
- Metafizik Solipsizm,
- Epistemolojik Solipsizm,
- Yöntem Bilimsel Solipsizm.
Metafizik solipsizm, öznel idealizmin radikal bir formu, uzantısıdır. Yani, var olan tek gerçeklik kendi bilincimizdir ve etrafımızda olan her şey de bu bilincimizin bir ürünü ve doğal olarak onun bir yansımadır.
Epistemolojik solipsizm, aracısız bir şekilde elde edebildiğimiz zihin içerikleri yalnızca bilginin konusu olabilmektedir. Bu bağlamda zihin içeriklerimizin dışında bir bilgi kaynağının olması mümkün değildir.
Yöntem bilimsel solipsizm, bireysel ben ve onun durumunun felsefi inşa süreci için tek mümkün ve doğru başlangıç noktası olduğunu belirten epistemolojik bakışı besleyen yönteme işaret eder.
Soliptik Nedir?
Soliptik, solipsizm ile aynı kavramsal anlama sahip olup tekbenci varoluşu tanımlamak için kullanılmaktadır. Bu anlamda kullanım alanı olarak soliptik dünya, soliptik ben, soliptik birey, soliptik özne, soliptik düş vb. örneklendirmeleri yapmak mümkündür. Burada soliptik olarak atıfta bulunulan olay, durum, nesne veya sisteme vs. varlığın ben tasarımındaki tekliği vurgulamak için kullanılmaktadır.
Solipsizm Sendromu Nedir?
Solipsizm sendromu, tıbbi anlamda biyolojik bir rahatsızlıktır. Birey zihninde kendisini Dünya’nın dışında olmadığını hissetmektedir. Süregelen bu soyutlama hali bireyi bu rahatsızlığa hazırlamaktadır. Bu sendromu yaşayan bireyler Dünya’yı duyularında gerçek olmadığı hissederler. Sendrom ile yalnızlık hissi, bağımsız olma ve dış dünyaya aldırmazlık ile karakteristik özellikler gözlemlenmektedir.
Solipsizm sendromu geçiren birey kısaca yaşadığı her şeyin hayal olduğuna, kafasının içinde yaşadığına inanmaktadır.
Kolektif Solipsizm Ne Demek?
Kolektif solipsizm yani kolektifleşmenin, sınıflaşma ve örgütlenmeye özgü düşünsel edimsel etkinliğe yani toplumsallığa karşı olduğunu söylemek mümkündür. Bireysel düzlemde kalmayıp genişleyerek toplum içinde topluma, insanlık içinde insanlığa ve nihayetin de dünya içinde dünyaya karşı insan azınlığının kolektifliğini verili kılan bir solipsizmden bahsedilmektedir. Şimdiki bireysellik durumu karakterize edilmektedir.
Kaynak
- CRAIG, E. (1998). Routledge Encyclopedia of Philosophy, London: Routledge.
- HÜNLER, S. Z. (2003). Dört Adalı, İstanbul: Paradigma Yayınevi.
- MOORE, G. E. (1940). ‘Proof of an External World’, Proceedings of the British Academy.
- Oxford Dictionaries, Erişim Tarihi: 26.10.2022, (http://www.oxforddictionaries.com/definition/english/solipsism).
Rabia Kıvrak‘ın Diğer Yayını: Septisizm Ne Demek?