Tüketim toplumu, sürekli olarak tüketmeye endeksli olan ve kendini tüketim üzerinden tanımlayan bireylerden oluşur. Günümüz dünyasında tüketim toplumunun tam bir yansımasını Dünya genelinde görmek mümkündür. Bireylerin kendilerini gerçekleştirmek için tüketmeye ihtiyaç duyması kapitalist sistemin de doğal bir getirisi olarak değerlendirilebildiği gibi postmodern anlayış ile de ilişkilendirilebilmektedir. Tüketim toplumu ile birlikte literatürde anlam kazanan başka kavramlar da vardır. Bireyciliğin yükselişi, popüler kültür ve sınırların silikleşmesi bu noktada sıkça karşılaşılan kavramlardır. Tüketim toplumunun ivme kazanması ile birlikte bireyselcilik de ön plana çıkmaya başladı. Bireyselcilik kişinin toplumun çıkarından önce kendi çıkarını gütmesi ve davranışlarını buna bağlı olarak şekillendirmesi olarak ifade edilebilir. Tüketim toplumu kapsamında yaşayan bireyler kendilerini tüketim üzerinden gerçekleştirir. Satın almak insana kendini iyi hissettirir. Bu bağlamlarda popüler kültür ve e-ticaretin yaygınlaşması ile birlikte tüketimin de artış kazandığını söylemek yanlış olmayacaktır. Kapitalist toplumun ilk ortaya çıkış sürecinde insanlar için itici güç olan kavram üretimdi. Ancak ilerleyen kapitalist süreçte tüketim toplumunun güçlenmesi ile birlikte tüketim kavramı kapitalist toplum için çok daha merkezi bir kavram haline gelmiştir.
Toplumda bireylerin kendilerini mutlu etmek için tercih ettiği yöntemler genellikle toplumun nasıl bir toplum olduğunu belirlemede etkileyicidir. Para harcayarak mutluluk elde etmek üzere kurulu olan tüketim toplumunda paranın getirisi olarak mutluluk oldukça kısa vadelidir. Bu noktada tekrar mutlu olmak isteyen bireyler tekrar harcamaya başka bir ifade ile tüketmeye başlar. Bir tüketim yarışı haline gelen mutluluk kovalaması tüketim toplumunu daha da yaygın ve büyük bir hale getirir. “ Tüketim, çeşitli şekillerde ortaya çıksa da her zaman var olan bir olgudur. Postmodern eğilimler ile birlikte tüketime yüklenen anlamlar değişmiştir. Tüketim toplumu, tüketime toplumsal bir şekilde alıştırılma toplumudur. Temel değeri mutluluk olan tüketim toplumuna yönelik birçok eleştiri mevcuttur.” (Dal, 2017) Tüketim kavramına daha detaylı bir inceleme yöntemi ile eğildiğinizde tüketimin açık bir şekilde toplumsal bir olgu olduğunu gözlemleyebilirsiniz. İnsanların ne kadar tükettiğinin yanı sıra neyi nasıl tükettiği de önem taşıyan hususlar arasında yer almaktadır. Günümüzde tüketim toplumu ve e-ticaret arasında oldukça güçlü bir bağ olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Tüketimin günden güne kolaylaştığı teknolojinin bu yönde oldukça geliştiği bir toplumda e-ticaret üzerinden tüketimin gerçekleşme şekilleri ve hızı çok daha dikkat çekicidir. “Tüketim; ekonomik, toplumsal, psikolojik ve kültürel bir olgudur ve yeni dünyanın bir ideolojisi olarak kabul edilmektedir. Tüketimi sadece bireysel bir faaliyet olarak yorumlamamak gerekir. Tüketimin sosyal yönü de üzerinde durulması gereken bir konudur. Tüketime çeşitli övgüler ve eleştiriler yöneltilmektedir.” (Dal, 2017)
Başlıklar
Tüketim Toplumu ve E-Ticaret Olgusu
Tüketim toplumu ve e-ticaret olgusu arasında koparılamayacak kadar güçlü bir bağ vardır. İnsanların ihtiyaç olarak tanımladıkları şeylere ulaşma şekilleri, ihtiyaçlarını ne denli giderebildikleri toplumun yapısı üzerinde etkilidir. Özellikle günümüzde e-ticaret olgusu ile birlikte tüketim toplumu çok daha fazla tüketen bir toplum haline gelmeye başlamıştır. Her yönden tüketim toplumunda toplumun kendini tüketerek gerçekleştirmesinin yanı sıra bunun yöntemleri de değerlendirilmelidir. Bu noktada ihtiyaç kavramı devreye girer. İhtiyaçlar insanların yaşamak için gerek duydukları nesnelerdir. Kimi zaman bir elbise iken kimi zaman da online dizi platformu üyeliği olabilir. İhtiyaç kavramı toplumun niteliği üzerinde büyük etkiye sahiptir. Tüketim toplumunda ihtiyaç olarak görülen birçok olgu vardır. Bu noktada asıl ihtiyaç mutluluktur ve mutluluğu kazanmak için nesnelere yöneliş söz konusudur.
Günümüz teknolojisinin bir getirisi olarak e-ticaret olgusu sürekli olarak günden güne ilginin arttığı bir alandır. E-ticaret online platformlar üzerinden alışveriş yapma imkanıdır. Söz konusu olan online platformlar kişilere birçok yönden kolaylık sağlar. Normal şartlarda ulaşmak için yol kat etmeleri gereken birçok ürüne birkaç tıkla ulaşabilen kişiler için alışveriş yapmak çok daha kolay hale gelir. Bununla birlikte e-ticaret aynı zamanda ulaşım olanağı olmayan yerlerden de sipariş vermeyi mümkün hale getirir. E-ticaret bağlamında dünyanın öteki ucundan dahi alışveriş yapmanız mümkündür. Günümüzde birçok firma e-ticaret ve kargolama yöntemi ile satışlarını arttırmayı hedeflemektedir. Özellikle sokağa çıkma kısıtlaması gibi durumlarda pandemi sürecinin doğal bir sonucu olarak da e-ticaret alanında ciddi bir canlanma yaşandığını söylemek yanlış olmayacaktır. Tüketim toplumunu daha da fazla tüketen bir toplum haline getiren en büyük faktörlerden biri e-ticarettir. Online alışveriş ile günlük hayatta yerinizden kıpırdamadan alışveriş yapmak mümkün hale gelir. Bireylerin kendilerini mutlu etmek ve ihtiyaç olarak gördükleri noktalarda ihtiyaçlarını karşılamak için teknolojik cihazları ve internet ağlarını kullanarak e-ticaretten faydalandıkları bilinmektedir.
E-Ticaret ve Popüler Kültürün Tüketim Toplumu Üzerine Etkileri
Tüketim toplumu başlı başına tüketmeye endeksli olarak gelişen bir toplumdur. Tüketimin insanlar üzerinde belirleyici olduğu bu toplum türünde günlük hayatta insanlar için mutluluğun formülü alışveriş yapmaktan geçebilir. Her birey için tüketim toplumunun ne kadar parçası olduğuna dair farklılaşma mevcuttur. Ancak bireyler az ya da çok fark etmeksizin içinde bulundukları topluma ayak uydururlar. Kimileri için alışverişin ağırlıklı değerlendirildiği nokta elbise, kıyafet alımı gibi alanlar iken kimileri için de elektronik aletler olabilir. İhtiyaç kavramı ile mutluluk için alışveriş kavramı arasında ciddi bir ilişki olduğunu söylemek mümkündür. İnsanların mutlu olmak için ihtiyaç duyduklarının bir şeylere sahip olmak olduğu tüketim toplumunda ne kadar tüketirseniz o kadar mutlu olabilirsiniz. Bu noktada insanları tüketim toplumunun bir parçası olmaya iten birçok faktör de vardır. Bu faktörlerden bazıları ise popüler kültür ve e-ticaret olgularıdır. “Tüketim toplumunun genel yapısı, sürekli yeni ihtiyaçların hissettirilmesi ve gündelik hayattaki hoşnutsuzlukların, mutsuzlukların ve gerilimlerin ilacı olarak alışveriş yapmanın sağlayacağı hazzın kullanılabileceği duygusuyla şekillendirilmiştir.” (Kadıoğlu, 2014)
Farklı anlayışlara sahip sosyologların tüketim toplumu hakkındaki değerlendirmeleri toplumsal yargılar ve toplumun değerlendirmesi için büyük önem taşımaktadır. Bauman bir toplum modelinin iyi olduğuna dair karar verirken toplumun en alt tabakasını değerlendirir. Bir toplum modelinin içerisinde yaşayan bireyler için toplumun ne kadar sağlıklı olduğu sorusu toplumun en alt tabakasındaki insanların yaşam düzeyleri üzerinden ölçülür. Bauman toplumsal modeli değerlendirirken tüketim toplumunda parası olmayan alt takabanın mutlu olmak ve ihtiyaçlarını karşılamak için yetersiz kalması nedeni ile tüketim toplumu modelini pek olumlu karşılamaz. Bununla birlikte tüketim toplumunda aşırı fakirlik olgusunun var olması Bauman’ı kızdıran bir nokta olarak değerlendirilebilir. Tüketim toplumuna kendisinin yaptığı en büyük eleştirilerden biri de yaşam kalitesinin düşük olması ve toplumda düşük gelirli kesimin göz ardı ediliyor oluşudur. Tüketim toplumunun dinamikleri ve tüketim toplumunu güçlendiren unsurlardan bazılarının da e ticaret ve popüler kültür olduğundan bahsetmiştik. Popüler kültür kelimenin tam anlamı ile modernleşme ile birlikte ortaya çıkan ve insanları büyük oranda etkileyen bir kültürel akımdır. Genellikle dönemsel olarak popüler olan ürün ve durumları ifade etmek için kullanılır. Popüler kültürün yaygınlığı ve insanlar tarafından kabul görüyor olması ticari faaliyetler bağlamında da büyük canlılık doğurmaktadır. Popüler kültür ile e-ticaret arasında kopamayacak kadar sıkı bir bağ vardır. Bu noktada popüler kültür ve e-ticaretin birbirini besleyen tutumu tüketim toplumunda yaşayan bireylerin de daha fazla tüketmeleri için bir sebep sonuç ilişkisi doğurur. Popüler kültür ile birlikte insanların ortak ilgi alanlarına yönelmeye başlaması, ortak ürünleri satın alma eğilimi göstermesi ve e-ticaretin gelişen kullanıcı ağı ile birlikte çok daha fazla tüketen bir toplum ortaya çıkmaktadır.
Tüketim Toplumu ve Bazı Eleştiriler
Tüketim toplumuna bir bakış olarak Baudrillard tüketimin insanda bir eksiklik hissetmesi üzerine şekillendiğini düşünür. Ona göre tüketimin insanın sürekli eksik olan bir şeyleri tamamlamak için gerçekleştirdiği bir eylem olması mutluluğun sürekli kovalanacak bir yem haline gelmesini de tasvir eder. Mutlu olmak için tüketen bireyler sürekli olarak kısa süreli mutluluğu tüketim toplumu içerisinde yakalar ve tekrar kaybeder. Bu noktada Baudrillard tüketimin denetiminin mümkün olmaması nedeni ile de eleştirilmesi gerektiğini düşünür. Tüketim toplumuna bir eleştiri de Özcan tarafından sahte hazlar üzerinden yapılır:
Tüketim toplumuna dönüşmek söz konusu olduğunda İslami bakış açısı ile birçok İslam filozofu da bu durumdan kaçınmak ve korunmak için bazı tedbirler almak gerektiğinden bahsetmiştir. “ İslam filozofları; meta ve tüketim açısından ahlaki bir tutumu ortaya koyarak, insan ihtiyaçlarının karşılanmasında orta bir yol izlenmesini ve aşırılıklardan kaçınılmasını önerir. Farabi tüketim toplumuna dönüşmemek için aşırı harcamadan kaçınmak gerektiğini söylerken; Gazali, malı kazanan ve harcayan kişinin durumunun ve niyetinin gözetilmesi gerektiğini söyler.” (Mutluel, 2014)
Tüketim toplumu günümüzde insanların tüketerek var olduğu, bunu bir hayat biçimi olarak kabul ettiği bir toplum biçimidir. Popüler kültür ve yeni medya insanların istek ve arzularını dürtülerken tüketmeye yönlendirir. Tüketmenin kolaylaşması e-ticaret ve ticaret platformlarının çok daha kolay ulaşılabilir olması tüketim toplumunu daha da çok tüketen bir toplum haline getirmektedir. Dünya genelinde yaygın olan tüketim olgusu birçok olgu tarafından da desteklenir. Medyanın kullanılış şekli, toplumsal bağlamda bireylerin mutluluk arayışında tüketimi hayat tarzı haline getirmeleri gibi birçok durum tüketim toplumunu desteklemektedir. Tüketimin bu denli hayat tarzı haline gelmesi bir noktadan sonra metaların daha fazla önem kazanmasına ve kişinin kendini metalar ile gerçekleştirmeye çalışması nedeni ile Marx’ın tabirinden kendine yabancılaşmasına neden olabilmektedir. Yeni medya ve tüketim toplumu arasındaki ilişkinin yanı sıra tüketim toplumunun dinamikleri de sürekli olarak tüketimi desteklemektedir. Modernleşmenin getirdiği bireyselleşme, tüketimi bir hayat tarzı haline getiren bireyleri de ortaya çıkarmıştır. Her durumda tüketim toplumunda medya, bireyselleşme, popüler kültür gibi birçok olgu ile tüketim desteklenmektedir.
Kaynakça:
- Dal, N. E. (2017). TÜKETİM TOPLUMU VE TÜKETİM TOPLUMUNA YÖNELTİLEN. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi , 1-21.
- Kadıoğlu, Z. K. (2014). Tüketim İletişimi: Süreçler, Algılar ve Tüketici. İstanbul : Pales Yayınları .
- Mutluel, O. (2014). İslam düşüncesinde Meta Kavramı ve Tüketim Ahlakı. Journal Of Turkish Studies .